27 Kasım 2025 - Perşembe

“TOPLUMUN GÖRÜNMEZ YARALARI”

cem pakoğlu

Yazar - CEM PAKOĞLU
Okuma Süresi: 3 dk.
123 okunma
CEM PAKOĞLU

CEM PAKOĞLU

yetis.huseyin@gmail.com - 05453649543
Google News

Bazen bir insanı değil, bir toplumu kaybediyoruz içimizde… Bir ilişkide olduğu gibi, toplum da kimi zaman kendi evlatlarını incitir; hem onları yaralar hem de onlarda bıraktığı izlerle kendinden bir parça kaybeder. “Hem beni öldürdün hem bendeki seni” sözü, bugün yalnızca bireysel bir kırgınlık değil, toplumun bireylerine karşı kimi zaman gösterdiği kayıtsızlığın da özeti gibi duruyor.

 

Bir insan mağlup olduğunu düşündüğünde bile, o mağlubiyetin toplumun hanesine de bir kayıp olarak yazıldığını çoğu zaman fark etmiyoruz. İşsiz kaldığında, yalnız bırakıldığında, sesi duyulmadığında, adalet ararken yorulduğunda yalnız o değil, hepimiz kaybediyoruz. Çünkü toplum, en kırılgan bireyinin gücü kadar güçlüdür. Birinin yoksunluğu, bir diğerinin sessizliği, başkasının umutsuzluğu aslında hepimizin hanesine işlenmiş eksiklerdir.

 

Yalnız yaşamayı öğrenen bireyler, aslında toplumun görünmez yüzünü de ortaya koyuyor: Herkes kendi savaşını tek başına verirken, herkes bir yandan “tek başıma ayakta kalmalıyım” duygusuyla büyüyor. Bu, bireysel bir başarı gibi görünse de kolektif bir yaraya işaret eder. Çünkü bir toplumun en büyük gücü dayanışmadır; o kaybolduğunda herkes kendi içine çekilir, herkes kendi acısını kendi omuzlar.

 

Ve belki de en acıklısı şudur: İnsanlar kendilerine bile dimdik durmayı öğrenecek kadar yalnız bırakıldığında toplum evlatlarını kaybetmiş sayılır. Çözülemeyen adaletsizliklerde, görülmeyen yoksulluklarda, duyulmayan çığlıklarda, “bana kimse yok” diyerek büyüyen bir kalabalık oluşur.

 

Bugün bir bireyin ayakta kalma mücadelesi, aslında toplumun aynasıdır. Bir toplum, en çok kendi insanının yükünü paylaşmayı unuttuğunda yara alır. Ve bu yaralar sadece kişisel değil, toplumsal bir hafızaya da işlenir.

 

Belki de en büyük toplumsal dönüşüm, herkesin kendi başına dimdik durmak zorunda kalmadığı bir düzen kurabilmektir. Birlikte var olabilmenin, dayanışmanın ve gerçek bir toplumsal omuzdaşlığın değerini yeniden hatırlamakta.

 

Çünkü kimse bir başına dimdik durmaya mecbur kalmasın diye var toplum dediğimiz

#
Yorumlar (0)
Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.